Tarkan'ın Paris'i

Tarkan'ın Paris'i 03.12.1998

Canım yanacak diye acıdan uzak durursan birçok hazın farkına varamazsın. O yüzden canım yansın istiyorum, kendimi bilerek ateşe atıyorum



Türk pop müziği'nin sevilen sesi Tarkan, hakkındaki askerlik tartışmaları süredursun, Fransa'da yakaladığı şöhretin tadını çıkarıyor. Türkiye'de ‘‘Tarkan asker kaçağı, Türk vatandaşlığından çıkarılabilir’’ diye söz edilirken Fransız dergileri, genç şarkıcıdan ‘‘Mucize Gözlü Türk’’, ‘‘Boğaz'ın Zeki Prensi’’, ‘‘İstanbul'dan Gelen Bond’’, ‘‘Alain Delon'dan Sonra En Yakışıklı Adam’’, ‘‘Başarının Öpücüğü’’, ‘‘Onu Dayanılmaz Buluyoruz’’ ve ‘‘Tarkan Büyük Bir Açığı Dolduruyor’’ başlıklarıyla söz ediyorlar.


Elele Dergisi muhabirleri, pop yıldızıyla Paris'te bir otelde görüştüler ve bu aşk şehrinde ne hissettiğini, ne düşündüğünü öğrendiler. İşte Paris'teki Tarkan ve Tarkan'ın Paris'i:


Paylaşım şekilleri farklı da olsa duygular aynıdır, sevgi de aşk da. O şehveti ve aşkı hissediyorlar. Müzik evrenseldir, tabii öpücükler de her yerde aynı. O yüzden dilden dile takılmıyorlar; anlamıyorlar, ama şarkı çok eğlenceli. Neden tadını çıkarmasınlar? O yüzden Paris'i çok seviyorum.


Bu şehrin fonunda sanki şarkı var. Herkesin içinde şarkılar çalıyor.


Ben hiç de klasik Türk erkeği kalıplarına uygun biri değilim. Duygularımı gösteriyorum, dibine kadar yaşıyorum. Ağlayacaksam da ağlarım ya da istediğim kadar kıvırtırım, göbeğimi de atarım. Bu kuralları kim koydu ya, benim hiç umrumda değil.


Bugün yediğimiz acı gibi, hayat yakmalı bazen; bize unuttuğumuz yerlerimizi hatırlatmalı. Canım yanacak diye acıdan uzak durursan, farkına varamazsın bir çok hazzın. O yüzden canım yansın istiyorum, zaman zaman bilerek kendimi ateşe atıyorum. Ve ben büyük yangınları seviyorum, alev alev kavrulmayı.


Doğa o kadar güçlü ki, bir tiyatro sahnesi gibi, bir anda yok edebilir dünyayı, insanları. Allah'a inancım sonsuz, arasıra işaretler veriyor bize, ayağımızı denk alalım diye. Çünkü bazen hepimiz sınırı aşıyoruz insan olarak. Ben de aşıyorum, aklım başıma geliyor ama. Denize giriyorsun, dalgalarla başedemezsin, yutar götürür seni. Allah hâlâ çok toleranslı geliyor bana.


Şarkılarımda sevgiyi, aşkı anlatıyorum. Buradaki başarıdan da gurur duyuyorum. Ama müzik adına daha çok, daha öteye yürüyebiliriz diye. Bu daha başlangıç. Geçici hazlara, zaaflara fazla kapılmadan yürümek istiyorum.


Bu gökyüzü benim, uçmak istiyorum. Görüş alanı içinde yaşayıp gitmek niyetinde değilim, dünyayı tanımak istiyorum. Tek bir ülke, tek bir dil değil, kendimi dünyalı hissetmek istiyorum.


Benim zaten hayalimde bir adada yaşamak var günün birinde. New York, Paris, İstanbul... Bunlar hep hayatımın basamakları gibi geliyor.

[Linkleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]